Mimaride Klasik Düzen
Mimarlık veya Restorasyon bölüm öğrencilerinin sıklıkla karşılaştığı konuların başında klasik düzen gelmektedir. Mimaride klasik düzen denilince aklımıza ilk gelecek olan Dorik, İyonik ve Korint düzendir. Bunların dışında Toskana, Kompozit düzende bulunmaktadır. Klasik düzen batı mimarisinin temelini oluşturduğu var sayılmaktadır.
İçindekiler
Mimaride Klasik Düzen
Dorik Düzen
Eski Yunan mimarisinde aşağıdan yukarı doğru daralan sütunlardır. En güzel dorik örneğini İkinci Hera Tapınağında görebiliriz. M.ö 460 yılında yapılan bu baş yapıt Yunanistan’nın Paestum Antik Kenti’nde yer almaktadır.
Pediment
Çoğu zaman karşımıza alınlık diyede çıkan bir mimari terimdir. Tapınağın üst kısmındaki üçgen şeklindeki bölüme verilen addır. Orta kısımdaki boş alana heykel veya çeşitli kabarık süslemeler yapılır.
Friz ( Triglifler ve Metoplar)
Friz: Bir mimarlıkta taban kirişi ile çatı arasında kalan ve kabartmalarla bezeli yada düz şeritlere verilen addır. Antik Roma ve Yunan mimarilerinde örneğine sıklıkla rastlanmaktadır. Gözünüzde daha iyi canlanması için saçağın üst kısmı ile Pedimentin alt kısmı (Şekil-1 ) arasında kalan bölüm.
Şekil-2 |
Triglif kelimesini iki kısma ayırırsak ” trig” ön ek yani 3 (üç ) , glif ise işaretlemek dir. Yani Triglif üç işaret anlamına gelmektedir. Şekil-2’deki kırmızı ile çizdiğimiz kısım Triglif, sağındaki boşluk ise Metop’dur.
Dorik Başlığı
Biçim olarak çanak şeklinde yuvarlak bir yastık üzerinde yer alan ekhinus ve abakustan meydana gelir. İyonik ve Korinte oranla daha sade bir yapıya sahiptir.
Şekil-1 |
Sütun ( Şaft )
Çoğu kitapta sütun olarak adı geçsede sanat tarihi kitaplarında şaft olarak dageçmektedir. Genelde sade yapıda olsada yiv dediğimiz dikey çizgileri var.
Yiv
Bir yüzeyin üzerindeki ince çizgi biçiminde, genellikle sarmal oyuk. Kısaca aklınızda kalacak şekilde tanımlamak gerekirse deniz kabuğunun dış yüzeyi.
Taban
Sütunların ( şaft) alt tarafındaki kısım. Dorik düzenin özelliklerinden biri şaftın alt kısmında süslü bir ayağın bulunmaması.
Entasis
Kimi yerde antasis olarak da geçmekte. Boyunun 3’te 1’ine kadar aynı kalınlıkta devam eden sütun, başlığa yaklaştıkça incelir. Buda görenlerde bir göz yanılmasına neden olur. Pediment’in ağırlığından dolayı sütunun sanki şiştiği izlenimi verilmiştir.
Ayrıca sütunlar tek bir parçadan oyularak yapılmamıştır. Mısır’daki sütunlardan farklı olarak parçalar halindedir.
İlgili : Klasik Osmanlı Mimarisi ve Genel Özellikleri