Aslantepe UNESCO Yolunda !

Anadolu bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir coğrafyadır. M.ö 6.cı ve 7.ci yüzyıllara ait bulgular yavaş yavaş ortaya çıkartılmaktadır. Bilindiği üzere Göbeklitepe de yapılan kazı çalışmaları sonucu dünyada bilinen çoğu şeyi yerle bir etmiştir. Misal Mısır piramitlerinin en eski yapı olduğu söylemini çürütmüştür.

Aslantepe’nin Tarihçesi 

Aslantepe’de kazı çalışmaları 1930 yılında Fransız arkeolog L. Delaporte tarafından ilk olarak başlatılmıştır. Delaporte’nin başını çektiği kazı ekibinin  çalışmaları 2.ci dünya savaşı sebebiyle sekteye uğramış. Daha sonra bir süreliğine C. Schaeffer tarafından devam ettirilsede 1951 yılında kazılara son  verilmiştir. 10 yıl sonra yani 1961 yılında  İtalyan S. Puglisi tarafından yeni bir arkeoloji heyeti kurularak çalışmalara tekrar başlanır. Puglisi den sonra  Alba Palmieri ve günümüzde de Marcella Frangipane başkanlığında devam etmektedir.Roma La Sapienza Üniversitesi’nin finanse ettiği bu kazı çalışmaları hala günümüzde devam etmektedir. Hitit’lere ait bir çok önemli bulguya rastlanılmıştır. Ayrıca Roma’nın ilk dönemlerine de ait bazı bulgular vardır.

Aslantepe Heykeleri ve Özellikleri

Malatya’nın Orduzu Beldesi yakınlarında bulunmakta. Bu baş yapıt yaklaşık olarak 30 metre yüksekliğindedir. İsmini taştan kabartma iki aslan heykelden almaktadır. Sarayın girişinde bulunan bu heykeller Mısır’da bulunan Büyük Sfenksin bir nevi küçük minyatürü gibi. Anadolu’nun bir çok yerinde görülen Sfenks heykel örneklerine burada da rastlanılmaktadır.

Aslantepe deki Ortostat örneklerine geçmeden önce Ortostat nedir ona bir bakalım.Kısaca söylemek gerekirse yapıların dış duvarlarının eteklerinde kullanılmış çok büyük boyutlu taş blok ya da levhalara verilen addır.

Aslan Avı Ortostatı

Üzerinde Luvi hiyeroglifi ile yazılmış yazıt bulunan arslan avı rölyefi, 1894 yılında bir köylü tarafından şans eseri bulunmuştur. Kireçtaşı üzerine resmedilen bu eser Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir.

Aslantepe Kapı Arslanı

Sol yana ait Aslan figürü beyaz kireçtaşından bir ortostat bloğuna yontulmuştur. Orijinal yerinde başı kırık olarak bulunmuş ve daha sonra yerine tekrardan eklenmiştir. Aslanın üst tarafında, bloğun sağ üst köşesine kazınmış 6 işaretlik Luvi hiyeroglifinde Kral Halpasulupi’nin adı yer almaktadır. M.Ö 11. yüzyıl olarak tarihlensede daha eski olabileceğine dair tartışmalar hala sürmektedir.

Aslantepe Ortostat

Kral PUGNUS-Mili’nin  Ay ve Güneş Tanrısı’na özgürlük demeti göstermesi betimlenmiştir. Kireçtaşı kabartması şeklinde yapılan bu eser Aslan Kapısı’nın bir parçasıdır.M.Ö.9. yüzyılına ait olduğu söylensede   dahada eski olabileceğine dair iddialar var.Ankara’daki Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir.

İlluyanka Yılanın Öldürülüşü

Bu mitolojik baş yapıtta İlluyanka’nın Fırtına tanrısı tarafından öldürülmesi  yorumlanmıştır. Mısır tarihinde de benzer yılan figürlerine rastlanılmaktır. Çeşitli söylentilere göre Şahmaran anlatılarının temelide buraya dayanmaktadır. İlluyaka’daki gizemden bir diğeride burada gök taşı mı,yoksa yeraltı canavarı mı anlatılmaya çalıştığı yönünde. Herşey bir tarafa eşsiz bir kabartma örneğini burada görmekteyiz.

Aslantepe’ye Ait Diğer Yapı Örnekleri : 

Bunlarda İlginizi Çekebilir!

3D Mimari Görselleştirme için Yapay Zeka

Dünyanın En Farklı ve Dikkat Çekici Binaları

Ücretsiz En İyi 3d Çizim Programları

Süpürgelik nedir ve Süpürgelik çeşitleri