Kleopatra gerçekte çok mu güzeldi?
VII. Kleopatra olarak da bilinen Antik Mısır’ın son Hellenistik kraliçesidir. Kleopatra olarak bahsedilmesinin nedeni ondan önce gelen kraliçelerin unutulması olarak kısaca açıklayabiliriz. Kuşkusuz güzelliğinin efsane olması Roma İmparatoru Julius Caesar ve Mark Antony’i baştan çıkarmasına dayanıyor. Bu iki güçlü Kral ve komutanın bir kadın karşısında çaresiz kalması şaşılacak bir durum. Bir çok dizi, filme konu olmuş ve dünyanın en güzel kadını olarak betimlenen Kleopatra, acaba gerçekte o kadar da güzelmiydi? Bir gerçeklik payı varmıdır? Yoksa her efsanede olduğu gibi buda abartılımı. Arkeolojik bulgulara bakarak efsanevi güzel hakkındaki sözlere hep birlikte bir bakalım.
Roma tarihçisi Cassius Dio kitabında Kleopatra’yı ” göze çarpan bir kadın” olarak nitelendiriyor. Plutarch ( Yunan tarihçisi ) ise; ” Karşı konulmaz bir çekiciliği var ve ses tonundaki cazibe insanı onunla konuşmaya teşvik ediyor. Ayrıca ikna kalibiyetinden dolayı sizi herşeye inandırabilir.” olarak bir makalesinde efsanevi güzelden bahsetmektedir.
Bir çok tarihçinin kitaplarında çeşitli betimlemeler kullanılarak Kleopatra’nın güzelliğine vurgu yapılmıştır. Madeni para ve bazı heykellerdeki büstlerine bakarak Kleopatra’yı tasvir etmek gerekirse; kanca burunlu ve erkeksi bir yüz şekline sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Döneminin en güzel kadınlardan biri olduğu hiç şüphesiz. Fakat unutulmamalıdır ki güzellikle ilgili bakış açısı kişiden kişiye, bulunduğu topluma ve döneme göre farklı anlamlara gelebilir. Misal aşk tanrıcası Afrodit, Yunan Mitolojisindeki tasvire bakarsak belirgin bir buruna sahip ve hafif balık etli gibi. Ozaman ki dönemde bu tarz fiziksel durumlar insanlara çok güzel gibi görünebilir. Modern dünyada olsaydı daha zayıf bir fiziğe sahip olması istenebilirdi. Belki bugün geçmişteki kadınların bir çoğu gözümüze güzel gelmeyebilir. Ama unutulmamalıdır ki bugün bize güzel görünen herşey geçmişteki insanlar için sıradan gibi de görünebilir…..
Güzellikle ilgili kıyaslama yaparken ilk önce güzelden kastımızın ne olduğuna iyice karar vermemiz lazım. Çünkü güzellik göreceli bir kavramdır. Kişinin yaşadığı topluma, kültüre ve o anki ruh haline göre farklılık gösterebilir. Kimine sesi, kimine burnu, kimine bakışı, kimine fiziği ve kimine de yüzü güzel gelebilir. Bir çok tarihçiye göre Kleopatra; Ses tonundaki tatlılıktan dolayı ne derse desin insanı kendisine hayran bırakıyordu.
Özetlemek gerekirse;
Kleopatra’nın cazibesi sadece fiziğiyle alakalı değildi. Ses tonu, görünüşü ve zekası ile birlikte bir bütün olarak ilgisi vardı. Hem Sezar’ın hem de Antonius’un ona nasıl derin duygular beslediğini düşünürsek, sadece seksi ve genç bir vücuttan daha fazlası olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü ikisinin de çevresinde onlarca veya yüzlerce kadın vardı ve istedikleri an istediği herşeye sahip olabiliyorlardı. Yani sadece cinsel arzudan dolayı değil… Kleopatrayı diğer kadınlardan ayıran en belirgin özellik zekası, ikna kalibiyeti,ses tonu ve güçlü bir kişiliği. Bu saydığım sebeplerden dolayı sadece ikisini değil bütün dünyayı kendisine hayran bırakmıştır. Aradan yüzyıllar geçmesine rağmen hala ondan bahsedilirken dünyanın en güzel kadınlarından biri olduğu söylenmektedir. Hiç şüphesiz bütün yönleriyle bakacak olursak gerçekten bahsedildiği gibi güzel bir kadındı….
Bu makalede ” Kleopatra gerçekte çok mu güzeldi? ” sorusuna detaylı cevap vermeye çalıştım. Yazıyı okuduğunuz için teşekkür ederim.